Gündem

Bakan Soylu, İBB'nin Bartın'a alınmayan yardım araçlarıyla ilgili: Bazı belediyeler 'ben aracımı gönderdim' diyor ya; afet zamanında kamunun tüm araçları AFAD’ındır

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Batı Karadeniz'de yaşanan sel felaketiyle ilgili, “Selin şu ana kadar yaptığımız hesaplamalar çerçevesindeki maliyeti 4.2 milyar TL" dedi.

03 Temmuz 2022 00:10

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Bartın'daki Afet Koordinasyon Merkezi'nde toplantı gerçekleştirdi. Burada konuşan Soylu; "Dönem dönem bu tip afetlerde şu tip tartışmalar oluyor. İşte biz buraya araç gönderdik aracımızı durduruyorlar. İşte çalıştırmıyorlar. Bir açıklık ifade edeyim. AFAD afette bütün kamu araçlarının sahibidir." dedi.

CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın (AFAD) talebiyle Bartın’a gönderdiği iş makinalarıyla ilgili, iş makinalarının diğer araçlarla birlikte 2 gündür Bartın Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü önünde bekletildiğini söylemiş, “Valiliğe, AFAD’a göre ihtiyaç yoksa araçların yetkisini bize versinler, her yerde ciddi şekilde ihtiyaç var ” ifadelerini kullanmıştı.

Süleyman Soylu, Bartın'da yaptığı konuşmada, "Afet zamanında kamunun tüm araçları AFAD'ındır" ifadelerini kullandı. Bakan Soylu aynı zamanda yaşanan selin şu ana kadar yapılan hesaplamalar çerçevesindeki maliyetinin 4.2 milyar TL olduğunu duyurdu. Süleyman Soylu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:

TIKLAYIN | CHP'li Bankoğlu: AFAD’nin talebiyle İBB’nin Bartın'a gönderdiği iş makinaları 2 gündür Bartın Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü önünde bekletiliyor

"Toplam hasar 4.2 milyar lira"

"Batı Karadeniz’de kaynaklanan sel münasebetiyle 8 bin 193 personel çalıştı ve hala devam ediyor. 2 bin 220 araç bunu da yerel özellikle var olan illerin kendi araçları aynı zamanda Türkiye’nin birçok yerinden, birçok kurum ve kuruluşundan buraya gelen, buralara gelen katosundan iş makinesine kadar, kamyonundan su tankerine kadar, JBS'sinden bir tarafta vidanjörüne kadar, su çekme araçlarına kadar hemen hemen hepsi şu anda bu çalışmalarına devam ediyor. Ve yine 6 helikopter sürekli olarak çalıştı. İnsanlı keşif uçağı şu ana kadar da toplam 56 milyon 863 bin lira para nakit olarak gönderildi. Evi su basan vatandaşlarımıza 3 bin lira yani herhangi bir hasar tespiti yapmadan, yine herhangi bir hasar tespiti yapmadan işyeri su basan vatandaşlarımıza da nakdi olarak 5’er bin lira hemen hemen her yerde verildi.

Şu ana kadar yekün bu selin şu ana kadar yaptığımız hesaplamalar çerçevesindeki maliyeti 4.2 milyar yani yine önemli bir maliyetle karşılaştığımızı ifade etmek isterim. Bunlarda ilgili kurum ve kuruluşlarımızın kendi bütçelerinde oluşturduğu çalışmalar bunun dışında. Onun için toplam hasar 4.2 milyar liralık şu ana kadar yaptığımız ki bunun biraz daha artabileceğini değerlendirebiliyoruz.

"Afet zamanında kamunun tüm araçları AFAD'ındır"

Günü gününe Sayın Cumhurbaşkanımıza ben ve arkadaşlarım diğer Bakan arkadaşlarımız var başka bölgedeler, sürekli bilgi arz ettik, talimatlarını aldık. Bu bilgiler çerçevesinde bunu devam ettiriyoruz. Dönem dönem bu tip afetlerde şu tip tartışmalar oluyor. İşte biz buraya araç gönderdik aracımızı durduruyorlar. İşte çalıştırmıyorlar. Bir açıklık ifade edeyim. AFAD afette bütün kamu araçlarının sahibidir.

Altını çizerek söylüyorum. Ve bu araçların hiç birini biz cebimizden ödeyerek almıyoruz ferdi olarak. Bazı belediyeler ben aracımı gönderdim diyor ya. Yani yüzlerce belediye var aracını gönderiyor sesini çıkarmıyor. Bunu bir insanlık ve komşuluk ve bir kamu yararı olarak değerlendiriyor. Ve bu bir kamu yararıdır. Bu araçlar bizim şahsi malımız değil. Bu araçlar milletin malıdır. Ve biz tekrar söylüyorum afet zamanında kamunun tüm araçları AFAD’ındır. AFAD kurumunundur. Ve istediği özel teşebbüslerin araçlarını da alabilme kabiliyetine kanunen hakkı söz konusudur. Bunu yaptığımız zamanlarda olmaktadır.

Onun için milletin vergileriyle alınmış bu araçlarla ilgili yok Bartın’a geldi, bekletildi gibi çalışanlarında moralini bozabilecek bir değerlendirmeyi sadece ve sadece küçük işlerle meşgul olmak olarak görüyoruz. Bu doğru değildir. Biz buna bakmayız da ama kamuoyunu aydınlatmak gibi bir görevimizde söz konusudur. Arkadaşlarımız burada yoğun bir çalışma ortaya koydular. Elbette görevimizi yapacağız yapmaya da hep birlikte devam edeceğiz.

Türkiye’nin neresinden gelirse gelsin, hangi kurumundan gelirse gelsin herkesin başımızın üstünde yeri var. Herkesi sevk etmekle görevliyiz her yere. Görevimiz o. Eksik yapmışsak eksik yapmışızdır. O eksikliğin maliyetini üzerimize almaya da elbette kabulüz. Onun için bu konularda özellikle afet zamanlarında bir takım değerlendirmeler yapmanın çok makul olmadığının altını bir kez daha çizmek istiyorum."