Ödüllü oyuncu Tülin Özen’den çarpıcı açıklama: Biz daha rahattık, oyuncu olmak yetiyordu, güzel olmaya gerek yoktu

“Terreddüt Çizgisi” filmiyle En İyi Kadın Oyuncu ödülünü alan Tülin Özen, son röportajında kariyerine ve sinema sektörüne dair açıklamalarda bulundu. Özen, yeni dönemde oyuncuların üzerinde daha fazla baskı olduğunu düşündüğünü söyledi.

05 Mayıs 2024 19:42

112

Ödüllü oyuncu Tülin Özen’den çarpıcı açıklama: Biz daha rahattık, oyuncu olmak yetiyordu, güzel olmaya gerek yoktu

212

43. İstanbul Film Festivali Ulusal Yarışması’nda ‘Terreddüt Çizgisi’ filmiyle En İyi Kadın Oyuncu ödülünü alan ünlü oyuncu Tülin Özen, Hürriyet’e verdiği röportajda hayatını, kariyerini ve oyunculuk dünyasını anlattı.

312

“İsminin başına konan ‘Ödüllü oyuncu’ sıfatı sana ne ifade ediyor” sorusuna “Şu anda da emeklerinin karşılığını alma hissi veriyor” diyen oyuncu, “Mühendislik eğitimini bırakıp ‘Ben oyuncu olacağım’ dediğimde ailemin ve çevremin kafasını karıştırmıştım. Dolayısıyla o ödül ‘Bakın, ben boşuna böyle bir şey istemedim’ demek ve büyüklerimden icazet almak gibi olmuştu” diye konuştu.

412

Özen, başrol oyuncusu olarak katıldığı Venedik Film Festivali’ne katılan kadın oyuncular için “O festivalin tercihi diye düşünüyorum. Festival kendine öyle bir kulvar açmış, oradan tanıtım yapıyor. O arkadaşlar da o tanıtımı yapmak üzere oraya gidiyor. Ama benim gittiğim festivalle onların gittiği festival aynıymış gibi hissetmiyorum” diye konuştu.

512

Oyunculuğa başladığı ilk yıllarda sosyal medya baskısının son yıllarda olduğu kadar “büyük” olmadığını belirten Özen, popülerlikle ilgili düşüncelerini “Bir işim varsa röportaj veriyorum, fotoğraf çektiriyorum. Sanırım biraz dönemle de alakalı, bizim başladığımız yıllarda sosyal medya ve bu kadar büyük bir baskı yoktu. Biz daha rahattık, oyuncu olmak yetiyordu, o kadar güzel olmaya gerek yoktu. Şimdi yeni başlayanlar için büyük bir ağırlık ve baskı olduğunu düşünüyorum” dedi.

612

Özen, “Oyunculuk ve yetenek dışında göz rengi üzerinden bir role seçilmeyi ya da seçilmemeyi hangi noktada kabulleniyorsun” sorusuna “Bunu sisteme duyduğum öfkeyi devam ettirerek kabul edebiliyorum. Kişiselleştirmemeye çalışıyorum. Kendim ne kadar bir sürü şeyin altına girmek zorunda kaldıysam, bir sürü arkadaşım da daha büyük bir baskı hissedip bir sürü şeyin altına giriyor. Ben o noktada bütün bu sistemi eleştirmeye ve ona öfke duymaya devam edeceğim. Yolumu orada buldum” sözleriyle yanıt verdi.

712

Sanatçı, oyunculuk sektöründe kadın-erkek eşitsizliğiyle ilgili “Aynı anda bir şeyi bir erkeğin söylemesiyle bir kadının söylemesi arasında kesinlikle bir algı farkı var” diyerek kendi deneyimleriyle ilgili “Hiçbir şeyi düzgün konuşamıyoruz, ne güzelliği ne kadın olmayı ne yaşadığımız mobbing’leri... Söylediğim şeyin yeterince kıymet görmediğini gördüğüm anlar oluyor” ifadeleriyle değerlendirdi.

812

Ekranlarda sıklıkla görülen popüler isimlerin tiyatro sahnelerinde yer alması hakkında da konuşan Özen, “Popüler olana, anaakım olana, alternatif olana ihtiyacımız var. Yapılacak her şeye ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum ve etkilenmiyorum. Ama benim isteğimi, azmimi, heyecanımı öldürürlerse, bu işi yapamayacak hale gelirsem tabii öfkelenmeye başlarım” dedi.

912

Uzun yıllardır oyunculuk yapan Özen, kariyer yolculuğunun kendisine kattıklarını, “Çok da bir şey öğretmedi. Açıkçası hâlâ ‘doğru mu yaptık, yanlış mı yaptık’ gibi şeylere takılıyorum. Bazen doğru bazen yanlış yapıyorum. Ama “3-2-1 kayıt” dediklerinde ya da sahneye çıktığım anda yaşadığım şey, bütün korkularımdan azade bir an oluyor. Ve bence böyle bir anı birçok meslek sahibi yaşayamıyor. Bir sürü derdinden tık diye kopup sadece bir hikâyenin içinde karşıdaki insanın gözünün içine bakıp bambaşka bir duygu, bambaşka bir ruh hali deneyimlemeyi bana sunuyor” sözleriyle anlattı.

1012

Özen, “’ Tanıdığınız insan ben değilim’ demişsin. Sen kimsin o zaman” sorusuna Buna bir cevabım yok. Muhtemelen toplamda düşündüğüm insan da diğer insanların gördüğü kişi de içimde korktuğum insan da değilim. Hiçbirimiz değiliz. Mesela bazen çok korkusuz, bazen çok korkağım. Bazen kimsenin yapamayacağı bir şeye cesaret edip kendime yaparsın dediğim ya da tam tersi beceremem ki dediğim çok hallerimi gördüm” yanıtını verdi.

1112

Sanattan çok “sokak odaklı” biri olduğunu söyleyen Özen, “En çok bir şeyler okumayı ve izlemeyi seviyorum ama onlar kadar herkesle sohbet etmeyi de seviyorum. Sokakta karşılaştığım her muhabbetle de bir kitapla ilgilendiğim kadar ilgilenirim” dedi. Özen, Tansu Biçer’le 10 senedir süren birlikteliği hakkında, “Biz beraber tiyatro da yapıyoruz, oyunculukla çok zaman geçiriyoruz ama öyle bir hayatı ikimiz de tercih etmiyoruz. Şükür, bizim evde ‘Hamlet’ üzerine kavgalar edilmiyor, her ilişkide olan kendi kavgalarımız var” diye konuştu.

1212

“Yabancı eleştirmenler ‘Tereddüt Çizgisi’ndeki oyunculuğun ve filmdeki karakterinle ilgili güzel yorumlar yapmış. Canan senin gözünden nasıl biri ve bizi nasıl bir film bekliyor” sorusuna “Canan son derece inatçı biri; hem kariyeri hem özel hayatında zor bir dönemden geçiyor. Annesini kaybetmek üzere ve onunla ilgili vicdani sorunları, suçlulukları, hisleri ve sevgisi de var. Biraz da mesleki deformasyonla her şeyi kontrol etmek, doğru yapmak istiyor. Zaten filmde de Canan’ın her şeyi kontrol etmeye çalışırken başına gelenleri görüyoruz” yanıtını verdi.