19 Aralık 2023

Nefretin zirve yaptığı yıl

2023 yılının dünyada nefretin zirve yaptığı yıl olarak anılmasını yıllardan beri nefretin mağduru olarak kayrılan İsrail sağladı

Dünkü Karar gazetesinin haberine göre 2023 yılının ilk 10 ayında 350 kadın erkekler tarafından katledilmiş ülkemizde. 2022 yılının bütününde 334 kadın öldürülmüş Türkiye'de, 2023 yılının rekor yılı olacağı anlaşılıyor. Bu rekorumuzla ne kadar övünsek azdır herhalde.

İsrail nefretin sembolü oldu

2023 yılının dünyada nefretin zirve yaptığı yıl olarak anılmasını ise yıllardan beri nefretin mağduru olarak kayrılan İsrail sağladı. İsrail'in sözde kendini savunmak gerekçesiyle Gazze'de giriştiği çıplak katliamın boyutları ve acımasızlığı bütün sınırları aştı ve insanın insana karşı duyabileceği acımasız nefretin sembolü haline geldi.

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres'in İsrail'in vahşi saldırısını "Bu bir insani kriz değil, bir insanlık krizi" diye nitelemesinden sonra Guterres'in İnsani Konularla İlgili Başyardımcısı Martin Griffiths de Financial Times gazetesine yaptığı çarpıcı açıklamada Gazze'de yaşanmakta olanları, "bugüne kadar tanık olduğum en vahim insanlık krizi" diye niteledi ve 317 BM çalışanının bu benzersiz katliamda hayatını kaybettiğini açıkladı. Asya'dan Afrika'ya pek çok ülkede görev yapmış yapmış olan Griffiths, "Ben çok şey gördüm daha önce böyle bir şey görmedim", diyor.

"Savaşın yarısına bile gelinmedi"

Geçen ay İsrail'e sunduğu 10 maddelik planın nasıl karşılandığını gördükten sonra planı olduğu gibi çöpe attığını ve gözü dönmüş İsrail yetkililerine böyle bir plan sunmanın bir ahmaklık olduğunu daha iyi anladığını belirten Martin Griffiths bundan sonra olacaklar konusunda da çok karamsar. "Bu savaş bitti, bitiyor diye kimse kendini kandırmasın. Bana sorarsanız bu şavaşın yarısına bile gelinmedi henüz. Bu vahşi savaş daha haftalarca sürecek."

Hamas'ı dışlamak yanlış

Daha önce İspanya'da ETA'dan Türkiye'de PKK'ya kadar birçok terörist kuruluşla gerçekleştirilen görüşmelerde arabulucuk yapmış olan Griffiths, Filistin halkının tamamen devre dışı bırakılmasının çözüm getirmeyeceğini vurguluyor.

Birleşmiş Milletler'in şu ana kadar Gazze için 1.2 milyar dolarlık bir destek fonu oluşturduğunu ancak bunun yeterli olmayacağını belirten Griffiths "yıllar içinde korkunç şeyler gördüm ama bir tesellim var, bu tür olaylar bize insanlığımızı hatırlatıyor aynı zamanda", diyor.

Osman Ulagay kimdir?

Osman Ulagay, İstanbul'da sanayici bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Robert Kolej Lisesi'ni ve daha sonra Boğaziçi Üniversitesi'ne dönüşen Robert Kolej Yüksek Okulu'nun ekonomi bölümünü bitirdi.

İngiltere'de, Manchester Üniversitesi'nde "Kemalizm ve Ulusal Kalkınma" konulu tez çalışmasıyla siyasal bilimler dalında master derecesini aldı. İngiltere'de bulunduğu dönemde Cumhuriyet gazetesine gönderdiği "İngiltere Mektupları" ile gazeteciliğe ilk adımını atan Ulagay, Türkiye'ye döndüğünde Cumhuriyet gazetesiyle ilişkisini sürdürdü. 1981'de Ekonomi Servisi Şefi olarak Cumhuriyet'te çalışmaya başladı, ekonomi sayfasını yönetmenin yanı sıra, haftalık söyleşilerle ve köşe yazılarıyla ekonomi gazeteciliğinin gelişme sürecine katkıda bulundu.

1992 yılında Cumhuriyet'ten ayrıldıktan sonra köşe yazarı olarak Sabah gazetesine geçti. Köşe yazarlığını 1993'ten itibaren Milliyet gazetesinde sürdürdü.

2013 yılında Dünya gazetesinde ekonomi yazılarına başladı. Bir dönem T24'te de yazdıktan sonra Mayıs 2016'da, 24 yıl aradan sonra Cumhuriyet gazetesine döndü, ancak kısa bir süre sonra ayrıldı. Bu süreçte Dünya gazetesindeki yazılarına devam etti.

Osman Ulagay, gazete yazılarının yanı sıra çok sayıda kitap çalışmasına imza attı. "Küreselleşme Korkusu ve 2001 Krizi" adlı kitabıyla 2001 yılında Sedat Simavi Gazetecilik Ödülü'nü kazandı.

Kitapları

- Küreselleşme Korkusu ve 2001 Krizi

24 Ocak Deneyimi Üzerine

Özal Ekonomisinde Paramız Pul Olurken Kim Kazandı Kim Kaybetti?

Özal'ı Aşmak İçin

Enflasyonu Aşmak İçin

- Krize Adım Adım / Günah Sayılan Kehanet

Aklınla Uçur Beni

Küreselleşme Korkusu

Quo Vadis? Küreselleşmenin İki Yüzü

- Küresel Çöküş ve Kapitalizmin Geleceği

- Hedefteki Amerika / 11 Eylül Şoku

Tepki Cephesi / Piyasa İmparatorluğuna Karşı AB-Türkiye Yol Ayrımı

AKP Gerçeği ve Laik Darbe Fiyaskosu

- Türkiye Eskisi Gibi Olmayacak

Türkiye Kime Kalacak / Başbakan'ın Yazdırdığı Kitap

- Dünya Trump'a mı Kalacak?

 

 

Yazarın Diğer Yazıları

AKP'nin ve Erdoğan'ın geleceği tartışılıyor

Bu gidişatın AKP'nin hatta bir sonraki aşamada Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın siyasi geleceğine gölge düşürecek boyutlar kazanmasından endişe duyanlar arasında Erdoğan'ın yakınındaki kimselerin de bulunduğu ve rahatsız olmaya başladığı söyleniyor

AKP yandaşlar cennetinde "normalleşme" korkusu

Yandaşlar cennetinin nimetlerinden yararlanmış olanların "normalleşmeyi" önlemek için her şeyi göze almaları beklenebilir. Destekledikleri parti yani AKP, iktidarı ele geçirince devletin sahip olduğu olanaklardan yararlanarak kur garantili ihaleleri kapmaya, ormanları ve değerli arsaları ele geçirip malikanelere çevirerek sınıf atlamaya alışan büyük taahhüt ve inşaat şirketlerinden söz ediyorum. İktidarın ve yandaşlarının "normalleşme"ye hiç sıcak bakmamaları da gayet doğal bu nedenle

Sen ne efsunkâr imişsin ey demokrasi

Galiba küreselleşmenin ve dijital devrimin dönüştürdüğü bir dünyada çoğulcu demokrasinin de ciddi bir dönüşüme ihtiyacı var. Bunu erken kavrayan ülkeler ve liderler geleceğe damga vurabilir belki de

"
"