03 Kasım 2023

Kılıçdaroğlu’na ve İmamoğlu’na düşen en önemli görev Kurultay’da kavgalı-parçalanmış CHP görüntüsüne yol açmamak, İstanbul’da Kürt seçmenin tavrı nasıl olabilir?

Kılıçdaroğlu’nun görünen rakibi Özgür Özel ama gerçek isim Ekrem İmamoğlu. Zaten ‘değişim’ konusunu başlatan, kitlelerin sevdiği isim de İmamoğlu. Özel uzun süre Kılıçdaroğlu ile ‘üst düzey yönetici olarak’ yan yana yürümüş bir isim...

CHP’nin 38. Kurultayı'na saatler kaldı. Dünya ve Türkiye çoklu belirsizlikler-krizlerle boğuşuyor. Bir yanda Rusya-Ukrayna öte yanda İsrail’in Hamas saldırısı sonrası, Gazze’de uzun yıllardır sürdürdüğü ablukayı şu aralar hastane-ibadet yeri demeden yaptığı saldırılarla adeta katliama dönüştüren bir şekle sokması. Yenilenmeye çalışılan tarihi çok eskiye dayanan NATO gibi ittifaklar. Yeni katılımlarla farklı bir güç olarak ortaya çıkan BRICS. Bitmeyen, yenilerinin gelmesi çok muhtemel pandemi. Her geçen gün etkisini hissettiren-hissettiğimiz iklim krizi. Hem bu krizin hem savaşların neden olduğu her geçen gün artacak göç olgusu…

İçeride faturası çalışanların-emeklilerin sırtına yüklenen, mevcut iktidarın yanlış politikalarıyla ortaya çıkan, her geçen gün büyüyen ekonomik kriz. Uzun tutukluluktan Anayasa Mahkemesi kararlarına uyulmamasına hukukta yaşananlar…Bizzat adalet mekanizmasında bulunanlar tarafından, Anadolu Adliyesi’nden Cumhuriyet Başsavcısı İsmail Uçar tarafından yargıdaki çürümeye ait iddiaların ortaya dökülmesi. Gazetecilerin yaratılan pek çok ‘sebep’ ile özgürce çalışma-haber yapma hakkının şu aralar ‘Dezenformasyon Yasası’ vasıtasıyla da boğulmaya çalışılması. Yılların saygın gazetecisi Tolga Şardan’ın tutuklanması…

Tüm bu koşullarda CHP’nin genel başkanlık yarışında ve tabii Parti Meclisi seçimlerinde alacağı tavır, yarış sırasında adayların ve adayları destekleyenlerin konuşmaları, duruşları önemli olacak.

Kemal Kılıçdaroğlu, uzun süre verdiği mücadele, 14 Mayıs’a kadar çizdiği tablo ile, başta helalleşme, Kürt sorununun çözülmesi konusundaki duruşu, Alevilik konusundaki açılımı, her görüşten partiyi ortak bir demokrasi hedefinde yan yana getirişiyle önemli bir liderlik gösterdi. 28 Mayıs’a kadar ise daha evvel gösterdiği demokrat tavırdan uzaklaşan bir lider izledik. Başarısızlığı sonucu ayrılması gerekirken koltuğa sıkı sıkıya sarılmaya devam etti. Şimdi ‘son kez genel başkanlığı isteyeceği, partiyi bir sosyal demokrat isme devretme isteği’ konuşuyor-konuşuluyor. Sanki partide bir kişinin geleceği belirleme hakkı var gibi. Ortaklaşmak gerekmezmiş gibi.

Kılıçdaroğlu’nun görünen rakibi Özgür Özel ama gerçek isim Ekrem İmamoğlu. Zaten ‘değişim’ konusunu başlatan, kitlelerin sevdiği isim de İmamoğlu. Özel uzun süre Kılıçdaroğlu ile ‘üst düzey yönetici olarak’ yan yana yürümüş bir isim. Pek çok konuda birlikte karar alındı. Şimdi karşısında olabilir ancak bu ne kadar ikna edicidir tartışılır. Ekrem İmamoğlu’nun yarın Kurultay’da yapacağı konuşma önemli olacak. Halen partide kararını vermeyen çok sayıda delege var. Kılıçdaroğlu ile Özel (İmamoğlu) yarışında kimin kazanacağı hala ortada. Ancak  Kılıçdaroğlu’na ve İmamoğlu’na tabii Özel’e düşen en önemli görev, Kurultay’da kavgalı-parçalanmış CHP görüntüsüne yol açmamak. Her ne kadar seçmenini büyük hayal kırıklığına uğratsa da parti dünyanın ve Türkiye’nin bu büyük kaos ortamında dengeleyici unsur olarak önemli.

Bu arada… Yazıyı tamamlarken saygın araştırma şirketi Rawest’in İstanbul’da gelecek seçimlerde Kürt seçmenin tavrını anlamaya çalıştığı araştırmasının sonuçları geldi. İstanbul’da oturan Kürt seçmenle (1000 kişi) yüz yüze yapılan araştırmanın sonuçları İmamoğlu isminin önemine, ancak kazanmak için başta HEDEP ittifaklara ihtiyaç duyduğuna işaret ediyor:

- Katılımcıların yarısından fazlası (yüzde 54) Ekrem İmamoğlu’nu bir sonraki belediye seçimlerinde de aday olması gerektiği kanaatinde.

- Ekrem İmamoğlu’nun önümüzdeki yerel seçimlerde aday olması durumunda seçimi kazanacağını düşünenlerin oranı yüzde 52,7.

- Kürt seçmene göre Ekrem İmamoğlu’nun seçimi tekrar kazanabilmesinin en önemli koşulu HDP’nin desteğinin alınması gerektiğidir. Katılımcıların yüzde 54,5’i HDP’nin desteği olmadan Ekrem İmamoğlu’nun seçimi kazanamayacağını düşünmektedir.

- Katılımcıların yarıya yakını (yüzde 46,3) Ekrem İmamoğlu yönetimini bir önceki yönetimden daha başarılı bulurken, daha başarısız bulanların oranı 32,1 olarak ölçülmektedir.

- 14  Mayıs seçimlerinde HDP’ye oy verdiğini söyleyen Kürt seçmenlerin yüzde 70’i HDP’nin aday çıkardığı bir durumda HDP adayını destekleyeceğini söylemektedir

- Her koşulda Ekrem İmamoğlu’nu destekleyecek HDP’li Kürt seçmenin oranı yüzde 19 olarak ölçülmektedir

- İstanbul’da yaşayan HDP’li Kürt seçmenlerin yarısı HDP’nin İstanbul’da aday göstermesini doğru bir karar olarak değerlendirmektedir. Bunun yanlış bir karar olduğunu düşünenlerin oranı ise yüzde 34.

CHP önce Kurultay’a, 5 ay sonra da başta İstanbul yerel seçimlerde yarışmaya gidecek. İmamoğlu hem CHP’nin yeni şekillenmesinde hem de İstanbul yarışında elindeki en önemli aktörlerden. Kemal Kılıçdaroğlu ile yarışında da sonucu ne olursa olsun sonrasında da atacağı adımlar önemli. Kemal Kılıçdaroğlu ise başarısızlığa rağmen liderliği bırakmamasını nasıl açıklayacak? Partinin önünü nasıl açacak?

Murat Sabuncu kimdir? 

Murat Sabuncu İstanbul'da doğdu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Protohistorya ve Ön Asya Arkeolojisi bölümünü bitirdi. Boğaziçi Üniversitesi'nde İşletmecilik Sertifikası programını tamamladı. İstanbul Ticaret Üniversitesi'nde Medya ve İletişim Sistemleri konusunda yüksek lisans yaptı.

Dergi, gazete, radyo, televizyon, internet haber sitelerinde muhabirlik, editörlük, yayın koordinatörlüğü, genel yayın yönetmenliği, köşe yazarlığı yaptı.

En uzun süre Milliyet gazetesinde çalıştı. Tempo dergisinde genel yayın yönetmenliği, Fortune dergisinde kurucu yönetmenlik yaptı. Skytürk 360'da ekonomiden politikaya değişik programlar hazırladı, sundu. 

Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni oldu, ikinci ayında tutuklanıp Silivri Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. Hapsedildiği cezaevinde 1,5 yıl tutuklu kaldı. 

T24'te köşe yazarlığı, yapıyor. 2016 yılından beri pasaportu ve sürekli basın kartı verilmiyor. Yargıtay'ın iki kere verdiği beraat kararına rağmen 7,5 yıl hapis cezası talebi içeren dosyası, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nda bekliyor.

Bölgeden tanıklıklarını ve izlenimlerini "Gazze: Mahsuscuktan Bir Aşk Hikâyesi" adıyla yayımlanan kitabında paylaştı. Sedat Simavi Gazetecilik Ödülü sahibi. Sorbonne'da hukuk doktorası yapan bir oğlu, Nuri isimli bir kedisi var.

Yazarın Diğer Yazıları

Bahçeli ‘demokrasi ve hukuk güvenliği’ vurgusunu neyi gördüğü için yaptı?

Bahçeli’nin çıkışı ‘rutin-yasak savar bir bakışın’ dışında ‘devletin değişik kanallarında görülen risklerle ilgili’ bir uyarı olarak da okunabilir. Elbette bu uyarı ‘büyük koalisyon bitiyor’ diye düşünülmeyebilir. Ancak özellikle gözaltına alınan ‘ünlü avukat sonrası’ AKP içinde ucu Beştepe’deki danışmana kadar uzanan tartışmalar ‘ertelenmesi giderek zorlaşan bir hesaplaşmanın’ habercisi de olabilir

Sürece yasa, topluma demokrasi gerekiyor: Suriye’de ‘vilayet bazlı özerklik’ Ankara’da konuşuluyor mu?

Sürecin tarifiyle ilgili bir kafa karışıklığı var elbet. Başta Suriye bölgeyi de kapsayacak, Erdoğan’ın vurgu yaptığı şekliyle ‘Türk-Kürt-Arap’ ittifak mı oluşacak? Bu ittifakın temeli ‘din’ ya da ‘neo-Osmanlı’ hayalleri mi? Komisyon üyesi bir kaynak Ankara’da, Suriye’de ‘vilayet bazlı özerklik’ olup olamayacağına dair zihin egzersizleri yapıldığından bahsetti...

Zeydan Karalar: 10 yıl önceki isnat konusu eylem Adana’da gerçekleştiyse bu davanın İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nda ne işi var?

Bu dava Silivri’nin davası değil. Yargılama suçun işlendiği iddia edilen ilde yani Adana’da yapılmalı

"
"