03 Şubat 2021

Darbe Anayasası bile daha demokratikti

Evren sadece Cumhurbaşkanı'ydı. Erdoğan her şeyin başkanı

Cumhurbaşkanı "Anayasa'yı konuşmanın zamanı geldi" diyerek Anayasa metninden memnun olmadığını ilan etti.

Devlet Bahçeli anında destek verdi. Kurdukları rejimin/sistemin müzahir yeni anayasaya ihtiyacı varmış.

Sistem zaafa uğratılırmış, değiştirebilirmiş, kökleşmesi gerekirmiş.

Vay, vay, vay...

Anlaşılan o ki, MHP'de yine her türlü oylamada eller havaya.

Soru şu: Cumhurbaşkanı daha ne istiyor? Neden rahatsız? Anayasa'nın hangi maddesi elini kolunu bağlıyor?

Hiçbiri.

Hiçbir demokratik ülkede bu kadar büyük yetkisi olan yönetici yok. Ne cumhurbaşkanı var ne başbakan.

Anlaşılan o ki Cumhurbaşkanı'na bu olağanüstü yetkiler de yetmiyor, daha fazlasını istiyor?

Acaba istediği ne?

Daha fazlası!..

"Allah gözünü doyursun" derler ya sistemin hâli bu. Bu sistemde başa kim gelirse gelsin, fark etmez.

Çünkü...

Cumhurbaşkanı; devlet başkanı, başkomutan, yürütmenin yegane temsilcisi, Meclis'te çoğunluğu elinde tutan AKP'nin genel başkanı, Cumhur İttifakı'nın lideri, Varlık Fonu Yönetim Kurulu Başkanı. (Ziraat bankası, Vakıf bank, Halk Bankası, Botaş, THY, Telekom, Türksat, Çaykur gibi kamu kurumlarının da icra başkanı. Daha saymayayım yoruldum.)

Bütün bu yetkilere sahip olan Cumhurbaşkanı'nı denetlemek, hesap sormak, bırakın hesap sormayı soru sormak bile yasak.

Daha da ötesi Cumhurbaşkanı tam yetkili ama sorumsuz.

Bir imzayla yaylaları inşaata açabiliyor ama kimse neden açtığını soramıyor.

Böyle sistem var mı? Varsa, uygulanıyorsa, başarılıysa Bahçeli örneğini göstersin.

Şimdi diyeceksiniz ki; Cumhurbaşkanı'nın bir eli yağda bir eli baldaysa neden yeni anayasa talebini dile getirdi?

BİR: Nasıl olsa Anayasa'yı değiştirmek zor. Gündemi işgal etmek için olabilir. Biraz da bunun tartışın talimatı gibi.

İKİ: Getireceği önerilerle muhalefet cephesini parçalamak amacında olabilir.

ÜÇ: Yüzde 50'yi artık bulamayacağını anladığı için yavaş yavaş bu sistemden çark edip güçlü başbakanlık sistemine geçmeyi planladığı için olabilir.

(Yüzde otuzla koalisyon kurarak iktidar olabilir.)

Cumhurbaşkanı'nın durup dururken "Anayasa'yı konuşma zamanı geldi" demesi manidar! 2010'da değiştirdik, 2017'de değiştirdik. Rejimi/sistemi ters yüz ettik. Bakanlıklardaki müsteşarlık müessesesini bile yok ettik. Bürokrasiyi bitirdik.

Sonuç hüsran oldu. Türkiye'ye bedeli ağır oldu.

Cumhurbaşkanı geriye dönüşün yolunu ufak ufak arıyor. Yeni Anayasa için farklı ne önerecek daha fazla ne yetki isteyecek ki?

Saray'dan bazı yazarlara verdikleri sufleye göre Cumhurbaşkanı 1982, yani darbe Anayasası'yla ülkeyi yönetmekten rahatsızmış!

Hiç zannetmiyorum.

1982 Anayasası Kenan Evren için biçilmiş kaftandı.

2017 Anayasa'sı da Tayyip Erdoğan için biçilmiş kaftan.

İkisi de kişiye özgü.

Şunu söyleyebilirim; 1982 Anayasa'sı daha demokratikti. Hiç olmazsa bizi yönetenlerden hesap sorma hakkımız var. Şimdi o da yok!

Evren sadece Cumhurbaşkanı'ydı.

Erdoğan her şeyin başkanı.

Yazarın Diğer Yazıları

Atatürk’ü camiden silme projesi ve veda…

İmamlara Atatürk’ün adını anmama yasağı koyan eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’di. Yerine gelen Ali Erbaş daha katı daha sert bir üslupla devam ettirdi. Atatürk’e ima yoluyla hakaret edilmesine bile izin verdi.

‘Menfaatimiz’ yeni mi aklınıza geldi?

Menfaatlerimiz için herkesle görüşmeliyiz yaklaşımını destekliyorum ama! Sormadan da edemeyeceğim. Esad ile neden görüşmüyorsunuz?

Bizleri Şi Cinping kurtardı, kendisine minnettarız!

Yurt dışına gitmek isteyen iki Sinovac bir doz BioNTech olmuşsa bile bir doz daha BioNTech olmaz zorunda! Bu duruma bakınca Çin Devlet Başkanı Şi Cinping iyi ki Sinovac aşılarının zamanında ülkemize gelmesini engellemiş diyorum.