Politika

Erdoğan'dan İmamoğlu'na: Lazım olduğunda ya tatilde ya Cumhurbaşkanlığı yardımcılığı peşinde ya da büyükelçilerle Sarıyer'de balıkta

29 Mart 2024 14:44

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Sultanbeyli'de partisinin düzenlediği mitinge katıldı. İstanbul'un birinci önceliğinin depreme hazırlık olduğunu belirten Erdoğan, "Son dönemde bu konuda herhangi bir çaba, gayret, proje, icraat gördünüz mü?" diye sordu. Konuşmasında, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu eleştiren Erdoğan, "Lazım olduğunda, hava bozuk olduğunda, ya tatilde ya Cumhurbaşkanlığı yardımcılığı peşinde ya da büyükelçilerle Sarıyer'de balıkta" ifadelerini kullandı. 

Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar:

"Ne tam ilerisi, sen tam gaz geri gidiyorsun"

"Şimdi, ülkemizi Türkiye yüzyılı ile yeni bir döneme hazırlıyoruz. Türkiye yüzyılı aynı zamanda belediyeciklik hizmetlerinde yapacağımız tarihi atılımlarla, şehirlerimizin de yüzyılı olacak. 

İstanbul'da 30 yıl önce başlattığımız yerel yönetim hamlesi son 5 yılda durmuş, hatta tersine dönmüştür. Devraldıkları yatırımları bile sürdüremediler. İşte, şu anda İstanbul'u yöneten Büyükşehir Belediye Başkanı'nın acaba Sultanbeyli'ye en ufak bir yatırımı oldu mu? Ne diyor? Tam ileri. Ne tam ileri ya? Sen, tam gaz geri gidiyorsun. Sultanbeyli'yi bir defa, hiçbir zaman kalkıp da sahiplenmedin ki.

"İstanbul, kendine ortak kabul etmez"

Ulaşımıyla, çevresiyle, depreme hazırlığıyla, sosyal belediyeciliğiyle İstanbul içler acısı bir hale gelmiştir. Lazım olduğunda, hava bozuk olduğunda, ya tatilde ya da Cumhurbaşkanlığı yardımcılığı peşinde. Anlıyorsunuz değil mi? Ya da büyükelçilerle Sarıyer'de balıkta. Bu şehrin sorunlarını bunlar çözebilir mi? İstanbul'un yönetimi yarı zamanlı yönetimle olacak bir iş değildir. İstanbul kendine ortak kabul etmez. Ya İstanbul'a hizmet ediyorsunuz ya da bu şehri ihmal ediyorsunuz. Ya İstanbul'a aşkla, tutkuyla bağlısınız ya da gönlünüzde başka hesaplar var. Bu şehir, hiç kimsenin şahsi ihtiraslarının atlama taşı, oyuncağı, basamağı, finans kaynağı haline getirilemez. İstanbul'a böyle bir zulmün yapılmasına rıza gösteremeyiz. Fatih'in emaneti İstanbul'un bu hale düşürülmesine vicdanımız el vermez. Bu şehirde yaşayan 16 milyonun vebali üzerimizdeyken, yaşananlara seyirci kalamayız. Bunun için, Yeniden İstanbul diyoruz. 

Buraya gelirken emniyete sordum. Bugün Cuma. Aldığım rakam 40 bin. Maşallah. Böyle bir Cuma gününde 40 bin kardeşimle Sultanbeyli'de buluşmak, bizim için hakikaten vefadır.

"Depreme hazırlıkta çaba, gayret, proje yok"

İstanbul'un birinci önceliği depreme hazırlıktır. Son dönemde bu konuda herhangi bir çaba, gayret, proje, icraat gördünüz mü? Bilim insanları, her gün İstanbul'u depreme hazırlayın diye ikaz ediyor. Biz de afet bölgelerindeki çalışmalarıyla milletimizin takdirini kazanan Murat Kurum kardeşimizi büyükşehir adayı olarak belirledik. Allah'ın izniyle bu kardeşiniz İstanbul'a 5 yıl Büyükşehir Belediye Başkanı olarak hizmet etti. Sonra beni Başbakanlığa gönderdiniz. Sonra da Cumhurbaşkanlığı'na. Ve dediniz ki; 'İstanbul emin ellere teslim'. Ve bunu yaptık mı? Şimdi de emin eller Allah'ın izniyle Murat Kurum kardeşimle ve tüm ilçe belediyeleriyle gerçekleşecek. Önümüzdeki 5 yılda İstanbul'daki depreme dayanaksız yapıların hepsini inşallah dönüştürecek. Tam bir seferberlik içinde çalışarak, 650 bin konutun dönüşümünü inşallah 5 yıl gibi kısa bir süre içinde tamamlayacak.

"Bizden devraldığı metroları bile yapamadı"

İstanbul'un ikinci gündemi, artık hayatı çekilmez hale getiren trafiktir. Yahu şuraya doğru dürüst otobüs geliyor mu? Devamlı otobüsler ya yanıyor... Buradaki ulaşım ne yazık ki, yapılmıyor. Şimdi bütün bunlara karşı inşallah otobüslerimiz, metrobüsler olarak, otobüsler olarak, Sultanbeyli yeni bir döneme geçecek. Mevcut yönetim, bizden devraldığı metro hatlarını bile yapamadı, trafiği rahatlatacak başka projeler de geliştiremediği için, şehir adeta kilitlendi. Yahu, bu öyle bir belediye başkanı ki, şurada Sancaktepe'de metroyla ilgili açış yaptık, orayı geldi toprakla doldurdu. Yahu sen nasıl bir belediye başkanısın? Nasıl toprakla doldurursun orayı? Ne diyor bir de 'Akıllı belediyecilik. Tam ileri.' Nasıl tam ileri? Sabah işe gitmek, akşam işten dönmek, bir yerden bir yere seyahat yapmak, kayak yapmak... İstanbul sizin bu zevkinizi çekmeye mecbur mu?

İstanbul'da bizim dönemimizde başlattığımız birçok proje gibi, metro hatları projelerini de ellerine yüzlerine bulaştırdılar. Beceriksizlikleriyle hafriyat alanlarına çevirdikleri metro duraklarını saymıyorum bile. Murat Kurum kardeşim, Ulaştırma Bakanlığı ile işbirliği halinde, İstanbul'un raylı sistem uzunluğunu 1000 kilometreye çıkartacağız. Ayrıca boğazın altına yapacağımız yeni tünelle, iki yaka arasındaki raylı sistemleri bir araya toplayacağız. 

Biz, Murat Kurum kardeşimle birlikte, merkezi yönetimde yaptığımız gibi, İstanbul'da yerelde de kimsesizlerin kimsesi olma anlayışına devam edeceğiz. 

"İstanbul'u üzmemek gerekir"

Tabii bir de İstanbul'dan uzak tutulması gerekenler var. İstanbul'u kirli pazarlıklardan uzak tutmak gerekir. Şehir halkına hizmet için tahsis edilen kaynakları yağmalayıp, başka amaçlar için deste deste savurmak, bu şehri üzer. İstanbul'u üzmemek gerekir. Her semtini sevmeye bir ömür vakfedilen İstanbul'u işporta pazarına düşürmek, bu şehre ihanettir. İstanbul'a bu kötülüğü yapmamak gerekir. Artık bu şehirde belediyecilik, sosyal medyada değil, bizzat hayatın içinde yapılacak. Artık bu şehrin insanları, ihtiyaç duyduklarında belediye başkanlarının nerede olduğunu merak etmeyecekler, işinin başında olduğunu bilecekler. 

"CHP'ye seçim kazandırma derdinde olanlara itibar etmeyin"

Bir dönem bizim yanımızda olan ama şimdi CHP'ye seçim kazandırma derdinde olanların söylemlerine itibar etmeyeceğiz. Elle tutulur hiçbir iddiası ve projesi olmayanlarla oyumuzu ziyan etmeyeceğiz. 

Dünden itibaren kamu bankalarımız emeklilere promosyonları ödüyor. Ve bu, emeklilerimiz için önemli bir kaynak olacak."