Gündem

Ayhan Bora Kaplan: 'Bakanlarla, bürokratlarla ilgili ifade ver' dediler, vermedim; bu nasıl bir devlet?

20 Mayıs 2024 13:27

Güncelleme: 21 Mayıs 2024 20:38

Ayhan Bora Kaplan suç örgütüne dair 20’si tutuklu 61 sanığın yargılamasına devam edildi. Davanın 10’uncu duruşmasında Ayhan Bora Kaplan tarafından işkenceye uğradığını iddia eden Erkan Doğan dinlendi. Erkan Doğan, "Kaplan’ı şikayet ettiği süreçte polise ve yargıya inancının kalmadığını''  ifade ederek, "Yeni emniyet kadrosuna yeni içişleri bakanı Ali Yerlikaya’ya güvendim ve o yüzden buradayım. Ayhan Bora Kaplan, siyasetçi olduğu için Barış Kurt’a yaranmak için bana bunları yaptı. Ben Ayhan Bora Kaplan’ı saldığı korku ve uyuşturucu ticareti nedeniyle bilirim. Hayatımı elimden alan bu kişilerden şikayetçiyim" dedi.

Mahkeme Başkanı, bu hafta müşteki ve tanıkların dinleneceğini, ayrıca "Ü5W1G8K6L3" kod adlı gizli tanığın ifadelerini geri çektiğini açıkladı. Kaplan ise Erkan Doğan'ın ifadesini kağıttan okumasını eleştirerek, "Polisler yazmış, o da okudu. Devletin memurlarının bir vatandaşa kumpas kurmaması gerekir. Bana da 'Bakanlarla, bürokratlarla ilgili ifade ver' dediler, vermedim. Bu nasıl bir devlet, biz kime güveneceğiz?" dedi.

Daha sonra Kaplan, duruşmada dinlenen kaçakçılık hükümlüsü C.K.'ya ifadesinde polislerin yönlendirip yönlendirmediğini sordu. C.K. da, "Gökhan Komiser, Murat Çelik'in selamı olduğunu söyledi. Evet, yönlendirdikleri noktalar oldu. Erkan Yıldırım'dan şikayetçi olmamı istediler. 'Kazancım ne olacak?' dedim; arabam, param, her şeyim alınmıştı. 'Kayyum atandı, tüm paranı alacaksın' dediler. Ben de anlattım" ifadelerini kullandı.

Öte yandan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, ise duruşma sürdüğü sırada, Kaplan soruşturması kapsamında gizli tanık Serdar Sertçelik’in iddiaları ve yurtdışına kaçırılmasından sorumlu tutulan Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Çelik, yardımcısı Şevket Demircan ve komiser Ufuk Gültekin ile eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun danışmanlığını yapmış olan Ramazan Kubat 'ın da aralarında bulunduğu 7 kişinin tutuklanmasına ilişkin açıklama yaptı.

Yerlikaya, "İçişleri Bakanlığı'nın hazırladığı üst düzey polisleri ilgilendiren müfettiş raporu cumartesi günü tamamlandı. Pazar günü de Başsavcılığa teslim edildi. Rapor kriminal, jandarma birlikte çalıştı. Bundan sonrası yargıda" açıklaması yaptı.


Ayhan Bora Kaplan suç örgütüne ilişkin 20'si tutuklu 61 kişi hakkında Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davanın 10’uncu duruşması Sincan Cezaevi’nde görülüyor.

Duruşmanın başında mahkeme başkanı, müşteki ve tanıkların dinleneceğini belirtti. ''Müştekilerden eski patronu olduğunu söylediği eski AKP Ankara İl Yöneticisi Barış Kurt’un yönlendirmesi üzerine alacağını istediği için Ayhan Bora Kaplan ve adamları tarafından dişleri sökülerek kendisine 2 gün boyunca işkence edildiğini" öne süren müşteki Erkan Doğan dinlendi. 

''Ayhan dişlerimi çekti, Muhammed ve Adnan yardım etti''

Doğan, "Bu olay benim hayatımı geri dönülmez şekilde etkiledi. Benim olayımla ilgili temel sebep Barış Kurt'tur. Şirketin her işine koşturduğum için Kurt bana güvenirdi. Her yere beraber giderdik. Zamanla bildiklerim bana ağır geldi. Yasal olmayan işlere karışıklığı için vicdanen rahat değildim. Daha sonra yanından ayrılmayı kafama koydum. Kurt, bana o tarihte hakkımı vermek istemedi. Yanından ayrıldıktan sonra iletişimimiz kesilmedi. Ben daha sonra bir büfe aldım kendim. 25 Temmuz'dan birkaç gün sonra mesaj atıp alacağımı istedim. Artık canıma tak etmişti. Alacağımı vermezse ‘Kimse Yok mu Derneği’ ile bağlantısını açık ederim diye mesaj attım. O da rahatsız oldu bundan. Beni 2 gün bir yerde alıkoydular. Ayhan dişlerimi çekti, Muhammed Kaplan ve Adnan Kaplan yardım etti.” iddiasında bulundu.

''Canları sıkıldıkça bana şiddet uyguluyorlardı''

Bunun üzerine Muhammed Kaplan, Erkan Doğan’a bağırdı ve salonda gülüşmeler oldu. Mahkeme başkanı araya girerek ‘’Dışarı atarım, bir daha buradan ses çıkmayacak’’ dedi. Mahkeme Başkanı'nın uyarısının ardından açıklamalarına devam eden Doğan, ‘’Tuvaletim geldiğinde ‘seni tuvalete mi götüreceğiz, altına yap’ dediler. Canları sıkıldıkça bana şiddet uyguluyorlardı. Ben onlara ‘beni öldürün ama bana eziyet etmeyin’ dedim. Ama bunu yapmadılar çünkü Ayhan Bora Kaplan bunu yapmak zorundaydı çünkü yanına Barış Kurt’u çekmek istiyordu ve bunu da başardı. Ben kaçırıldım, eziyet gördüm, aç bırakıldım. Semih Arslan ile aralarında ‘Bağlum’da mı halledelim’ dediğini duydum. Beni öldürüp intihar sürü vereceklerini anladım. Bunlar o kadar profesyonel ki kendi deyimleriyle ‘siyasi konjonktürü’ de arkalarına alarak hareket ediyorlar. Yasaklı madde kullanıp sızdıkları bir anda ellerimin bağını çözerek kaçtım ve o sırada beni gören memurlar 155’i aradılar ve ardından zaten polis geldi.” iddiasında bulundu ve şunları söyledi:

''Polisin ve devletin beni koruyacağına inancım kalmamıştı''

''Hastanedeki hemşireler beni görünce şok oldular. Ardından karakoldan sonra Çankaya İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldüm. Kozan Umut olduğunu öğrendiğim polis memuru, ‘Ayhan Bora Kaplan’ı tanırım. Senin gibiler ondan para koparmak için bunları yapar. Böyle bir şey varsa sana dünyayı dar ederim’ dedi. O sırada Ayhan Bora Kaplan’ın adamı geldi ve ‘dışarda büyük abi bekliyor’ dedi. İki polisin yanında böyle tehdit edilince polise güvenemeyeceğimi anladım. Ardından Esat Karakolu’na gittim ve bana dışarda Ayhan Bora Kaplan’ın adamı ‘sakın şikayette bulunma yoksa başına bir şey gelir’ diye tehdit ettiler. İfadem de zaten ben gelmeden önce hazırlanmıştı. Ben de beni polisin ve devletin koruyacağına inancım kalmamıştı o sırada ve imzaladım. Emniyet, adliye ve siyasi güçler olduğu için mücadele edemeyeceğimi anladım ve ne bir hayatım, ne bir evim, ne de bir ailem oldu bu sürede. Savcılığa ifade verdim, dişlerimi gösterdim. Ayhan Metin isimli savcı beni dinledi ama kayda geçirmedi. Bunun üzerine yargıda da bir sonuç alamayacağımı anladım ve Ankara’yı terk ettim. Yeni emniyet kadrosuna, yeni içişleri bakanı Ali Yerlikaya’ya güvendim ve o yüzden buradayım. Ayhan Bora Kaplan, siyasetçi olduğu için Barış Kurt’a yaranmak için bana bunları yaptı. Ben Ayhan Bora Kaplan’ı saldığı korku ve uyuşturucu ticareti nedeniyle bilirim. Hayatımı elimden alan bu kişilerden şikayetçiyim.''

Ayhan Bora Kaplan duruşma salonundan çıkarıldı

Tutuklu sanıklardan Barış Kurt’un müşteki Erkan Doğan’a soru sorması sırasında Ayhan Bora Kaplan’ın müdahale etmesi üzerine, Mahkeme Başkanı Ayhan Bora Kaplan’ı ‘düzeni bozduğu’ gerekçesiyle duruşma salonundan çıkardı.

Tutuklu sanık Muhammed Kaplan: Organize polisleri Erkan Doğan’ı yönlendiriyor

Tutuklu sanık Muhammed Kaplan, müşteki Erkan Doğan’a ‘’Organize Şube polisleri size en son ne zaman ulaştı, bu 2-3 gün içerisinde ulaştılar mı?'' diye sordu. Doğan, ''Resul Aydoğdu isimli polis memuru ulaştı’’ dedi. Bunun üzerine Muhammed Kaplan, ''Yönlendiriyorlar Erkan Doğan’ı'' iddiasında bulundu.

''Dün akşama kadar bazı meblağlar sunuldu''

Erkan Doğan, açıklamalarının sonunda Barış Kurt’un yakınlarının, televizyonlara çıkmaması için aradığını ve dün akşama kadar kendisine bazı meblağlar sunulduğunu öne sürdü. Doğan, istendiğinde bunları mahkemeye sunabileceğini de belirtti.

Tutuklu polisler soruldu, Halk TV ve Sözcü TV hedef gösterildi

Sanık avukatlarından birinin Erkan Doğan’a ''Tutuklu polislerle, bize göre çete olan Şevket Demircan, Murat Çelik, Ufuk Gültekin ve Gökhan Yücel ile iletişime geçtin mi?’’ sorusuna ise ‘’Ben sadece Emniyet’e gittiğimde onlarla el sıkıştım ‘merhaba, merhaba’ oldu. Benimle sadece Mustafa Süvari, Resul Aydoğdu ve soyadını hatırlamadığım Çağlar isimli polis iletişime geçti'' yanıtını verdi. Sanık avukatı ise ''Uğur Dündar ile de iletişime geçti, Sözcü TV’ye çıkıp bilgi verdi. Zamanında Samanyolu TV, Zaman gazetesi varsa, şu an da Halk TV vardır'' dedi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı, gazeteciler hakkında böyle bir ifade kullanılmamasına ilişkin uyarıda bulundu.

Gizli tanık, ifadelerini geri çekti

Mahkeme Başkanı, bu hafta müşteki ve tanıkların dinleneceğini, ayrıca "Ü5W1G8K6L3" kod adlı gizli tanığın ifadelerini geri çektiğini açıkladı.

İddianamede, Bora Kaplan için çalışan kişilerin isimlerini tek tek veren gizli tanık "Ü5W1G8K6L3"ün, "Şüpheli Bora Kaplan'ın silahlı suç örgütünün kurucusu ve yöneticisi olduğunu, Bora Kaplan'ın suç örgütünün faaliyeti çerçevesinde işlenen bazı suçları bizzat azmettirdiğini, suç örgütü yöneticileri ve üyelerine emir verdiğini, silahlı suç örgütünün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlardan bazılarına ise doğrudan katıldığını beyan ettiği" ifadelerine yer verilmişti.

Duruşma başlamadan önce sanık avukatları Bora Kaplan'a, firari gizli tanık Serdar Sertçelik'in telefonuna ait iletişim tespit tutanağı kaydını dinletti.

Mahkeme heyetinin gelmesiyle başlayan duruşmada, mahkeme başkanı, tanık ve müşteki beyanlarına geçmeden önce sanık avukatlarının talepleri aldı. Sanık avukatları, gizli tanık beyanlarının dosya kapsamı dışına alınmasını, ifadesini geri çeken "Ü5W1G8K6L3" adlı gizli tanığın mahkeme salonuna getirilerek dinlenilmesini talep etti.

Aranın ardından mütalaasını açıklayan Cumhuriyet savcısı, taleplerinin reddini istedi. Ara kararı açıklayan mahkeme heyeti, gizli tanık ifadelerinin dosyadan çıkarılması ve ifadesini geri çeken "Ü5W1G8K6L3" adlı gizli tanığın dinlenilmesi yönündeki talepleri reddetti.

"Ayhan çıkamayacak, ikinci bir operasyon yapılacak"

Müştekilerin dinlenilmesiyle devam eden duruşmada, Bora Kaplan tarafından vurulduğu belirtilen ancak iddianamedeki ifadesinde, "Bilmediği kişilerce kendisine ateş edildiğini" söyleyen Serdar Hoşyiğit'in beyanı alındı.

İddianamade müştekiler arasında yer alan Hoşyiğit, spor hocalığı yaptığını, 2018'de bir eğlence mekanında karşılamada çalıştığını belirterek, "Organize şube ekipleri müşteki olarak ifademin dinleneceğini söyledi. İfadeye gittiğimde organize şube memuru, 'Ayhan seni ayağından vurmuş nasıl oldu anlat bakalım?' dedi. Ona da 'Ayhan Bora'nın alakasının olmadığını, başka bir tartışmada yaralandığımı' söyledim. İfademi alan kişi argo tabirlerler kullanarak 'Ayhan çıkamayacak, ikinci bir operasyon yapılacak, o operasyonda seni de alacağım.' dedi. Ben davaya katılmak istemiyorum. Şikayetçi de değilim." dedi.

Duruşmada daha sonra Çankaya'da bir mekanın güvenlik işlerini yapan ve iddianamede müştekiler arasında yer alan Altan Tozar dinlenildi. Levent Erdoğan tarafından "Bora Kaplan'ın selamı var." denilerek vurulduğuna ilişkin beyanı iddianamede yer alan Altan Tozar duruşmada, Levent Erdoğan'la aralarında bir kavga geçtiğini, sanayide vurularak yaralandığını, hastanede polis memurlarının ifadesini aldığı sırada bu olayı Kaplan'ın yaptırdığını söylemesini istediklerini iddia etti.

Tozar, hastanede kendinde olmadığını, baskı altında hissettiği için polis memurlarına Bora Kaplan'ın kendisini vurduğunu kabul ettiğini söyleyerek, "Ayhan abiyi çok severim abimin de arkadaşıdır. Özür de diledim kendisinden. Kimseden şikayetim yok. Davaya katılmak istemiyorum." diye konuştu.

Mahfuz Tatar cinayeti görgü tanığı Melis A dinlendi

Tanık olarak dinlenilen Mahfuz Tatar cinayeti görgü tanığı Melis A, Tatar'ın alkollü olduğunu, mekana alınmadığı için kavga çıkardığını söyleyerek, şu beyanda bulundu:

"Mahfuz Tatar küfürler etti, olay çıkardı. Ayhan Bora Kaplan'ı tanımam. Ben sadece eğlence mekanına gelen bir müşteriydim. Ayhan Bora Kaplan'ı basından tanıyorum. Mekandaki otoparkçılar bile Mahfuz Tatar'ı sakinleştirmeye çalıştı. Ayhan Bora Kaplan, hiç bir şekilde olaya karışmadı. Başka mekana gittik, Tatar ayakta duramıyordu, yere düşüyordu. İki bayan arkadaşım daha vardı, Mahfuz Tatar yanımızda vurulunca hemen kaçtık."

Tanık olarak dinlenilen Gökhan Ö, Semih Arslan'ın intihar ettiği iddia edilen apartmanda bina görevlisi olduğunu, Arslan'ın ölümünün intihar olduğunu bildiğini ifade etti.

Başka suçtan tutuklu bulunduğu için Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşma salonuna bağlanan tanık Cemalettin K. ise iddianamede, Bora Kaplan'ın azmettirmesiyle vurulduğu belirtilen müşteki Murat Yanar'ın yaralanmasıyla ilgili bilgi sahibi olduğunu belirtti.

Murat Yanar'ı, Serdar Sertçelik'in vurduğunu söyleyen Cemalettin K, tüm konuşmalara şahit olduğunu iddia etti. Sertçelik'in, Murat Yanar'ı tek başına vuramayacağını söyleyen tanık, "Abisi Ayhan Bora Kaplan yaptırmıştır. Diğer olaylara hakim değilim sadece duyumlarım var." diye konuştu.

Ayhan Bora Kaplan, mahkeme başkanından izin alarak, tanığa, "Barış Kurt'u görsen tanır mısın? Organize sana müdahale etti mi?" diye sordu. Tanık Cemalettin K, kendisini ifadeye çağıran polislerin, sanıklardan Erkan Yıldırım hakkında şikayetçi olmasını istediklerini, çeşitli vaatlerde bulunduklarını öne sürdü.

Kaplan: Savcıya istediklerini yaptırdılar. Bu nasıl bir devlet, biz kime güveneceğiz?

Mahkeme heyetinden söz isteyen tutuklu örgüt lideri Ayhan Bora Kaplan, gizli tanıkların ifadelerini hatırlatarak, "Ü5'in ifadesini okudum, ilk ifadesinden sonra 19 tane başka şey ilave etmiş. M7'ye ulaşamadıkları için Ü5'e ezberlettirip okuttular. Dün Erkan Doğan buraya geldi, bir insan başına gelenleri neden kağıttan okur? Polisler yazmış o da okudu. Devletin memurlarının bir vatandaşa kumpas kurmaması gerekir. Bana da 'Bakanlarla, bürokratlarla ilgili ifade ver' dediler, vermedim. Normalde bir polisin bunları yapmaması lazım, bizim sorunumuz kanunun uygulanmaması. Savcıya istediklerini yaptırdılar. Bu nasıl bir devlet, biz kime güveneceğiz? Siz makam sahibisiniz, suç duyurusunda bulunmanızı istiyorum. Bize işkence yapan insanları teşhis etmek istiyoruz. Bir sürü adam toplamışlar, bir örgüt kurmuşlar. Bu bir kumpastır. Bunlar mazlumların ahını aldılar. Allah'tan korkmuyorlar, kuldan utanmıyorlar" ifadelerini kullandı.

Tutuklu polislerin dinlenilmesi talebi reddedildi

Sanık avukatları da gizli tanık beyanlarının dosya kapsamı dışına alınmasını ve gizli tanık 'Ü5W1G8K6L3'ün mahkeme salonuna getirilerek dinlenilmesini talep etti. Mahkeme başkanı, taleplere ilişkin ara karar kurmak üzere duruşmaya ara verdi. Daha sonra mütalaasını açıklayan Cumhuriyet savcısı, gizli tanık Ü5 ve M7'nin beyanlarının dosyadan çıkarılması şeklindeki talepler ile bir kısım kolluk görevlilerinin dinlenilmesi taleplerinin reddini istedi. Ara kararı açıklayan mahkeme başkanı, gizli tanık M7'nin ifadelerinin dosyadan çıkarılması yönündeki talep ile gizli tanık Ü5'in yeniden dinlenilmesi yönündeki talepleri reddetti.

Haklarında soruşturma yürütülen Ankara Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nde görevli polislerin, tanık olarak dinlenilmesi şeklindeki talep ile Ayhan Bora Kaplan davasının soruşturma aşamasında operasyon yapan kolluk görevlilerinin tanık olarak dinlenilmesi şeklindeki talepler de yargılamanın esasına herhangi bir katkı sağlamayacağı gerekçesiyle reddedildi.

"Bora Kaplan yaptırmıştır"

Ardından kaçakçılık suçundan hükümlü C.K., duruşmaya Silivri Cezaevi’nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı ve tanık olarak dinlendi. C.K., Murat Yanar'ın vurulma olayı hakkında bilgi sahibi olduğunu söyleyerek, Yanar'ı Serdar Sertçelik'in vurduğunu, tüm konuşmalara şahit olduğunu söyledi. Ancak Sertçelik'in, Murat Yanar'ı tek başına vuramayacağını söyleyen tanık C.K., "Ağabeyi Bora Kaplan yaptırmıştır. Diğer olaylara hakim değilim sadece duyumlarım var. Muhammed Kaplan'ın da 'Cevheri Güven' isimli yurt dışında bulunan gazeteciyle mesajlaştığını gördüm. Ses kayıtları ve somut deliller var, kimseye güvenemediğim için veremedim" dedi.

"Gökhan Komiser, Murat Çelik'in selamı olduğunu söyledi"

Daha sonra Ayhan Bora Kaplan, C.K.'ya ifadesinde polislerin yönlendirip yönlendirmediğini sordu. C.K., "Gökhan Komiser, Murat Çelik'in selamı olduğunu söyledi. Evet, yönlendirdikleri noktalar oldu. Erkan Yıldırım'dan şikayetçi olmamı istediler. 'Kazancım ne olacak?' dedim; arabam, param, her şeyim alınmıştı. 'Kayyum atandı, tüm paranı alacaksın' dediler. Ben de anlattım" ifadelerini kullandı.

Tanık beyanlarının ardından yarın devam edilmek üzere duruşmaya ara verildi.

T24'ün Ayhan Bora Kaplan dosyası

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Ayhan Bora Kaplan ve 5 örgüt yöneticisi hakkında ''suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurmak ve yönetmek'', ''kasten adam öldürme'', ''nitelikli kasten adam öldürme'', 'kasten yaralama'', 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılma'', ''nitelikli yağma'', ''eziyet', ''suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme'', ''suç üstlenme'' ve ''suçluyu kayırma'' suçlarından 1'i ağırlaştırılmış 2'şer kez müebbet ve 169 yıl 6'şar aya kadar hapis cezası istendi. Diğer 55 sanık için de çeşitli sürelerde hapis cezası talep edildi.

TIKLAYIN | Ayhan Bora Kaplan soruşturmasında yeni detaylar: Geliri 1 milyon, arabası 40 milyon TL

TIKLAYIN - Ayhan Bora Kaplan dosyasına İyi Partili isim de girdi

TIKLAYIN - Ayhan Bora Kaplan’ın yakın adamlarından Tansel Aktan tutuklandı

TIKLAYIN - Ayhan Bora Kaplan’a cinayet soruşturması: “Mahfuz Tatar cinayeti” dosyası yeniden açıldı, 13 kişi gözaltında

TIKLAYIN - Meral Akşener’in iddia ettiği otel, Ayhan Bora Kaplan’ın ifadesinden mi çıktı?

TIKLAYIN - Ayhan Bora Kaplan ve eski polis müdürlerinden şikâyetçi olan kişinin arabası kurşunlandı: “Asayiş müdürüne 30 bin dolar teslim ettim”

TIKLAYIN - Ayhan Bora Kaplan soruşturmasında yeni gelişme: Firari Barış Kurt, saklandığı yerde yakalandı

TIKLAYIN-Ayhan Bora Kaplan iddianamesinde yok yok: 61 kişiye "silahlı suç örgütü, öldürme, yaralama, eziyet, yağma, şantaj, rüşvet" suçlaması!

TIKLAYIN - Ayhan Bora Kaplan davası sümen altı edilen soruşturmalardan açıldı: Dosyalar delillere rağmen kapatılmış, takipsizlik kararından sonra fezleke gelmiş

TIKLAYIN - Kaplan davası | Dişleri sökülen Erkan Doğan’ın eski patronu Barış Kurt, AKP Ankara İl Başkan Yardımcılığı yapmış

TIKLAYIN - Ayhan Bora Kaplan’dan “kara para aklama” savunması: Mal varlığımdaki artışın sebebi enflasyondur

TIKLAYIN - Ayhan Bora Kaplan’a bir dava daha

TIKLAYIN - Ayhan Bora Kaplan’ın savunması: “Emniyette bana Süleyman Soylu’yu sordular, Etçi Umut’un ortağı ben değil, Cumhurbaşkanı Yardımcısıydı”

TIKLAYIN - Ayhan Bora Kaplan suç örgütüne yönelik iddialar nedeniyle 3 emniyet görevlisine soruşturma

TIKLAYIN - Ankara Emniyeti’nde açığa alınan polislerin evlerinde arama başlatıldı